hürriyet

28 Ocak 2015 Çarşamba

JESSİE LAMBİN VASİYETİ


JESSİE LAMBİN VASİYETİ/ JANE ROGERS
Orijinal Ad: The Testament of Jessie Lamb
Dili: İngilizce
Nemesis Kitap-304 syf

2012 Arthur C.Clarke ödülü Sahibi
2011 Man Booker Ödülü Adayı
Goodreads puanı: 3.1
Amazon puanı: 3.5
Vikitap puanı: 6.5
Arka Kapak
Kadınlar karınlarındaki bebekleriyle birlikte ölmektedir. Bu felaket yüzünden insanların bir kısmı bilim adamlarını suçlar. Bir kısmı da bunun ilahi bir ceza olduğunu düşünür. Jessie Lamb ise suçlunun kim olduğunu umursamaz, tek istediği şey bu durumun değişmesi için üzerine düşeni yapmaktır. 
Jessie Lamb'ın Vasiyeti, genç bir kızın cesaretle imtihanı değildir yalnızca. Onun babasının da sınavını anlatmaktadır. 
Jane Rogers'a bilim-kurgunun önemli ödüllerinden biri olan Arthur C. Clarke ödülünü kazandıran bu kitap, babasını, insanlığın geleceği ile kızının geleceği arasında tercih yapmak zorunda bırakan Jessie Lamb'ın etkileyici hikâyesini anlatmaktadır.
"Bu hikâye sizi çok uzaklara sürükleyecek."
-Independent-
Yorum
   Ödüllü kitaplar genellikle ilgimi çok çekiyor bende fırsat buldukça okumaya çalışıyorum. Her ne kadar ödüllü kitapların diğer kitaplara göre biraz daha kasvetli bir havası olduğunu düşünsem de genellikle derinliklerinin daha fazla olduğu ve insanı düşünmeye sevk ettikleri kanısındayım. Tabi bu Nebula, Hugo, Man Booker, Nobel tarzı ödüller için daha geçerli bir durum.
    Jessie Lambin Vasiyeti bilimkurgu türünde bir kitap. Bilimkurgu filmlerini çok sevsemde pek bilimkurgu türünde kitap okumuyorum açıkçası. Ama bu kitapla düşüncelerim biraz değişmiş olabilir. Kitabın arka kapaktaki yorumunda kadınların karınlarındaki bebekleriyle ölüyor olmaları konu olarak her ne kadar basit ve klasik de olsa yazarın bunu kitabı okurken göze batmadan oldukça iyi kullandığını belirtmeliyim. Evet kadınlar bir virüs nedeniyle hamile kalınca -ki bu hastalığa AÖS(Anne Ölümü Sendromu) adını veriyorlar- beyinleri deli dana hastalığındakine benzer şekilde süngerimsi bir hal alıyor ve ölüyorlar. Neslin tükenmesi söz konusu ve bir kaos ortamı oluşuyor. Birçok genç yetişkinleri ve bilim adamlarını, kadınlar erkekleri, hayvan severler bilim adamlarını suçluyor ve çeşitli gruplar oluşuyor. Jessi Lamb kızımız bu kaosun ortasında üzerine düşeni yapmak istiyor ve inanılmaz bir cesaret örneği sergiliyor ki bilim adamı olan babasının onu engellemelerine ve sonrasında neler olacağını bilmemesine rağmen. Onun yerinde olsam aynı fedakarlığı yapabilirmiydim bilmiyorum ama bu kız insana ben ne yapabilirim diye düşündürtüyor. Keşke yazar bir son bölüm daha koysaydı demeden edemiyorum  okuyanlar anlar mutlaka neden böyle düşündüğümü,  okumayanları da merak sarar böylece J
Puanım: 
  


Arthur C.Clarke ve ödülden de kısaca bahsetmek istiyorum;
Sör Arthur Charles Clarke İngiliz Şövalyelik Nişanı'na sahip İngiliz mucit ve bilimkurgu yazarı. Yazdığı bilimkurgu romanı 2001:A Space Odyssey ve yönetmen Stanley Kubrick ile birlikte çalıştığı aynı isimli film ile meşhurdur. Clarke, Robert A. Heinlein ve Isaac Asimov'la birlikte, bilimkurgunun "üç büyük yazar"ından biri olarak kabul edilmektedir.  En İyi Roman Hugo Ödülü, Nebula En İyi Roman Ödülü vd. ödüllerine de sahiptir.
Günlük hayatta sıkça kullanılan cep telefonu, uydu ve benzeri pek çok teknolojinin gelişmesine önemli katkılar sağlamış olan, tarihteki en büyük bilim-kurgu yazarlarından ve en üretken yazarlardan birisi olarak gösterilen Arthur C. Clarke ın adını taşıyan  Arthur C. Clarke Vakfı ve Arthur C. Clarke Ödülleri genç yazar ve mucitleri desteklemeye ve de onların hak ettikleri yerlere gelmelerini sağlamak için çalışmaya devam etmektedir. Her yıl İngiltere de bilimkurgu türünde ilk baskısı yapılan 6 finalist arasında yılın en iyi bilimkurgu romanı seçilmektedir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder